BİR DÜNYA YARATMAK
Hepimiz kendimize göre bir dünya yaratırız içerisinde mutluluk ya da mutsuzlukların var olduğu….
Anlatmaya içerisinde bulunduğu her şartta mutlu olmayı başarabilen çocuklardan başlamak istiyorum…
Çocukların rengarenk ve kendi neşeleriyle ışıl ışıl yaptıkları çok eğlenceli bir dünyaları vardır. Saflık ve temizlikten başka hiçbir şeyin olmadığı o güzel dünyada kendi kendilerini mutlu etmeyi her zaman başarırlar...
Küçük bir çocuksanız eğer mutlu olmak için özel bir nedene ihtiyacınız yoktur. Çünkü mutlu olmak için gereken nedenleri kendiniz yaratırsınız.
Kimi zaman yanınızdan ilk kez geçen hiç tanımadığınız birinin size gülümseyerek bakması kıkır kıkır gülmenize neden olabilir.
Bazen bir kediyle oynamak sizi mutlu eder, bazen parkta sağa sola nedensizce koşmak, bazen salıncakta sallanmak, bazen kaydıraktan kaymak sizi mutlu eder…
Bazen bahçedeki toprakla saatlerce oynarken en mutlu siz olurken, bazen ufacık bir oyuncağın çıkardığı ses ile kahkahalara boğulursunuz.
Çocukların herkesten rengarenk ve capcanlı bir dünyası varken biz büyüklerin dünyası her zaman o kadar renkli değil tabii ki...
Örneğin, zenginlerin kendi yarattığı dünyaya baktığınız zaman oldukça farklı, gizemli ve hatta çoğu zaman da kasvetli bir dünyaları olduğunu görebilirsiniz.
Dışardan baktığınız zaman her şeyin nasıl da ulaşılmaz ve yükseklerde göründüğü o dünyaya ulaşmanız adeta imkansız görünür.
Çünkü onların dünyası uçakta seyahat ederken camdan dışarı baktığınızdaki gibidir. Her şeyin üstündesinizdir ama herkes, her şey size ne kadar da uzaktır...
Lüksiyat içerisinde süren bir yaşam, etrafında sahte ve yapmacık insanlar, samimiyetsiz duruşlar, alaycı ve aşağılayıcı bakışlar görürsünüz…
Etraflarında gerçek dostlar görmek çok zordur. Çünkü o tür insanların yanındakiler para, lüksiyat ve gösterişli bir dünya için oradadırlar. Tüm bu şaşaa, zenginlik, mal, mülk, gösteriş giderse onlar çoktan gitmiştir bile…
Samimiyetten uzak, her şeyin yapmacık olduğu bu dünyanın dışında apayrı bir dünyadan daha bahsetmek istiyorum sizlere…
Saf, temiz ve hesapsız olan bir dünyadan…
İnsanlar gibi hayvanların da kendi yarattıkları çok güzel bir dünya vardır görmesini bilene…
Hayvanların dünyasını küçük çocukların dünyasına benzetmişimdir hep...
Hayvanların da çocuklar gibi saf, temiz ve hesapsız bir dünyası vardır.
Bir kedinin tek derdi miyavlayarak yemek bulmakken, başka bir kedi önünüzde sağa sola yatarak sevilmek ister. Çünkü hayvanlar da kendi dünyalarında neye ihtiyacı varsa onu arar.
Kiminin yemeğe, kiminin sevilmeye, kiminin de sahiplenilmeye ihtiyacı vardır. Kimisi bulduğu ufak bir et parçasıyla kendi dünyasında en mutlu olabilmeyi başarırken, kimisi sevildiğinde dünyadaki en mutlu olanın kendisi olduğunu düşünür…
Her canlı kendine göre bir dünya yaratır ve orada hayalleri, umutları, beklentileri doğrultusunda mutlu ya da mutsuz olur.
Aslında mutlu olmamız biraz da kendi içimizde yarattığımız dünyaya bağlıdır.
Peki sizin dünyanız hangisi...
Yorumlar
Yorum Gönder